• Raptor & Orontez Underground Rap | Antakya (Forum) forumuna hoşgeldiniz.
 

kendi lyrklerinizi buraya yazabilirsiniz

Başlatan Predator, 30 Haziran, 2006, 18:26:44 ÖS

« önceki - sonraki »

Predator

kendi lyrklerinizi buraya yazabilirsiniz. tabii yazan warsa  ;D
Musical Otopsi / Antakya

www.myspace.com/musicalotopsi

PARAR?ST

www.cadderap.com Online
                       

PARAR?ST

Adım attığım düz yollar çukur olmuş
Akıttığım gözyaşlarıyla dolmuş...
Mutluluğun sonu nerde diye sorup da bula bilirmiyim
Adım atsam göre bilirmiyim
Keşfetsem öğrene bilirmiyim
Sayfalarımı karalamaktan başka derdim yok
Gün batımını izlemek ise ginede az çok
Özledim ben o geçen güzel günlerimi
Çağırmaktan ise başka çarem yok...

Bugün güneş bana kızgın bakıyor bak
Bugün yine taşlar yağıyor bak
Bugün güneş kızgın bakıyor bak
Bugün yine gözyaşlarım doluyor bak

Ooof çekmek içinmi geldim bu dünyaya
Bugün güneş yine bana kızgın baksana
Bugün güneş doğmadı
Karanlık gecemi aydınlatan
Bir sokak lambası ve bir ay olmalı
Isız bir şehre lanet çökmüş olabilir...
sorsam yeryüzüne beni alırlarmı yıldızların yerine
Ben bugün yürümek yerine uçsam ne farKeder...
Ben yorgun argın döküldüm artık
Bırakın beni hadi yeryüzünden gök yüzüne
Yeryüzünde benim yerim yok artık...

Bugün güneş bana kızgın bakıyor bak
Bugün yine taşlar yağıyor bak
Bugün güneş kızgın bakıyor bak
Bugün yine gözyaşlarım doluyor bak

                      BuRaK **.a PaRaRiST

evet şimdi sözlere cvp bekliyoruım nasıl ???;
SAYGILAR....

www.cadderap.com Online
                       

Predator

Musical Otopsi / Antakya

www.myspace.com/musicalotopsi

PARAR?ST

www.cadderap.com Online
                       

Predator

Musical Otopsi / Antakya

www.myspace.com/musicalotopsi

PARAR?ST

Alıntı yapılan: PReDaToR - 30 Haziran, 2006, 18:38:58 ÖS
allahıma okudum ilk 2 cümlesini ;D ;D
sağol kardeş buda yeterli onu yapan da olmicak :D :D :D SAYGILAR...
www.cadderap.com Online
                       

Predator

Musical Otopsi / Antakya

www.myspace.com/musicalotopsi

emel

nakarat:


kefenden elbiseler giydim hergün annem doğum günümde almıştı
kırmızı pabuçlar giymiştim yüreğimden akan kırmızı kanla kaplanmıştı
karamsar bir ruhum vardı hep ağlayan rengi mürekkebimden damlamıştı
başak gibi sarı saçlarım vardı rengi güneşin düşürdüğü sarısından akmıştı




verse1


karanlığı emip emip güneş arşa mı değdi her sabah ?
her yemin ettiğimde kanım şahit mi tutuldu hep mubah ?
tamudaki vezir tabutumuz olduğunda her bir çekilmiş şah
her sabah her öğle her akşam her yatsı polatlanan bir günah .


yabancı bir ağaca tutulan sararmış yapraklarım tükürür yüzüme her nefeste
kelepçeler bileğime kelepçelerini her nefiste kedinin köpekle anlaştığı günde
geceler nasıl sabredemiyorsa sabahın bitmesini deniz gibi köpüren bendenizde
bugün gül bakalım yarın herşey daha kötü olcak zaten toprak kadar eskimiş yüreğimde .


birinin şelaleyi durdurması gerek birinin de damla damla damlayan yağmur damlalarını
- kolay mıydı ?
kim yaşadı ki zaten ölümlerin dengede tuttuğu asya çölüne dönmüş mutlu sonu muştulayan dünyayı
- sen yaşadın mı ?
yaşamın kıyılarını şahdamarımda buldum hakettim meleklerin kanatlarının altında uyumayı
- hiç sabrın kaldı mı ?
yalanın önüne perde çekildi arkadan , bir yandan ölüm türküsünün dilim kulağını çınlattı
-mırıldanmamı hiç duymadınız mı ?




nakarat:


kefenden elbiseler giydim hergün annem doğum günümde almıştı
kırmızı pabuçlar giymiştim yüreğimden akan kırmızı kanla kaplanmıştı
karamsar bir ruhum vardı hep ağlayan rengi mürekkebimden damlamıştı
başak gibi sarı saçlarım vardı rengi güneşin düşürdüğü sarısından akmıştı




verse2


en soylu isyanım alnımdaki terlerimdi ama şimdi aşkımmış herşey karda açan çiçek gibi şaşırmış
bahar yaz güz kış akışan mevsimlerin değişmesindeki tanımsız sırrı anlayamamış hiç bir bakış
aşkımı duygu bahçelerimde büyütmüştüm zamanında şimdi betonlar arasından bir çiçek açmış
kanat açtığım dünyaya göz bebeğim güneş olmuş o açmış çiçeği sevgilim hep göğsünde taşımış


- hiç solmamış mı ?
- hayır . koşan ceylanların ve hiç durmayan küheylanların durduğu an ancak solar .
- yani ?
- solması imkansız


geceyle gündüzü karıştıran küçük bir kızdım kaldırım taşlarıyla sayı saymayı öğrenmeye çalışan
sek sek oynayarak mı geldim bu onulmaz çılgınlıkların avucundaki sivri uçurumun ucuna taa tamudan ?
selam aldım ve selamladım batmaya yüz tutmuş güneşin suratından ve acı ve buruk yağmur sularından
kravat bağlamayı öğrenmiştim lisede sadece liseli aşıklar ruhlarında yuva yapmış kafalarına koyduğu utançlardan


bebeğini emziren annenin bir gün sütü kara akmış günü geçmiş dünün bu gününün penceresinden yarına bakmadık
söylevler söylediler yarınları büyük törenlerle şölenlerle karşılasaymışız ama kuştüyü yastıkların altında uyuya dalmıştık
diri gömülenlerin ülkesinde masmavi şafağın rüyasında yaşamak mümkün mü ? yoksa cesaretimizimi cesaretlendirdik yolladık
aşk tütünü doğurdu beni ayın yankısından samanyolu aydınlığına sevgilinin alnından öpmek için koşarken ağacın altında durakladık





nakarat:


kefenden elbiseler giydim hergün , annem doğum günümde almıştı
kırmızı pabuçlar giymiştim yüreğimden akan kırmızı kanla kaplanmıştı
karamsar bir ruhum vardı hep ağlayan , rengi mürekkebimden damlamıştı
başak gibi sarı saçlarım vardı rengi güneşin düşürdüğü sarısından akmıştı

;)

emel

- aşk hayalindeki kişiyi karşındakine benzetme sanatıdır ama bu aşkı bulamayanlar içindir
- benim içinse aşk aşktan ters yüz edilmiş aşıkların aşkıdır
- ve aşkı yürekte taşımanın iki yolu vardır .


1) çiçek gibi taşımak
kalp çok boyutlu yaşamın en altın çağını yaşar aşık olmakla , düşünsene hem sevmek hem sevilmek ikiside sütün kaymağı gibi
bu kavramda gözyaşları gibidir sevgili , sevgilinin bedeninden baş aşağı süzülür

2) kurşun gibi taşımak yani yarı aktiflik
içinde aşkı haberi olmadan çoktan sessiz bir oluşa bırakmıştır aşığın yazdığı sessiz müzik gibi
bu kavramdada kış güneşi gibidir sevgili yakar ama ısıtmaz bir türlü nedense


nakarat :


kara duvaklı gelinin ayakkabısının altına ölümü kazımış birileri damadın ruhunda hava yağmur yüklü bulutlu
çiçek yiyen meleğin M harfi üzerine yemin etmişsiniz F harfi en bizim olanımız oldu durdu ölüm hayat boyutlu
sevdiğinin ölüsü altın hatıra kırığı , dirisi sevgilisine aşkın harita kırığı tamam artık ağaca çizdiği kalp tamam buldu
koşuyu kaybedenler sevgilinin gölgesinde yaşayanlardı ağaç kabuğundaki kalp portresi bir dişi ve bir erkeğe temsil oldu



verse 1


cümleler kelimelerden yaratılır aşk keman notalarından aşkı kırmızıyla doldurur ölümü kefenle dilleri LAİLAHE İLLALLAH zikriyle bize ne yada size ne
her dalda şakıyan bir bülbül her dalda bir başka türkü hayat bir ikilem kimisi için zindana gir zindandan çık kimisi içinse adsız kahraman bir er bu kızıl küfre
bazen aynaya bakarım sevgilim göz kırpar saçlarını halat yap bağla çek der melek kulağıma fısıldar eğilip benim aklım siren gibi ıslık çalan yaz mevsiminde
bilmecelerimde hep bir bilinmeyen kaldı ölümün olduğu günü yelkenler açılır mı cebimde tek bir cevapsız soru kaldı nolucak peki bu gemi harekete geçerse


parmaklarımdan süt içmeye kim doyabilir ki ? günahlarım kadar ömrüm var sevablarım kadar yaşım sedye taşımaktan tutulan kollarım sevgilinin boynunda
dudaklarımda aşk kırmızısı ile boyalı akrep burcuna bebeklerimin avcuna yazdım aşkımı sabah daha uzak mı?dünyaya sığmayan sığmaz mı sandın mezara?
etme bulma dünyası felsefesi ' Eden bulur ' demekle işin içinden çıkılmaz işin ucunda ipek gömlekli pabyon kravatlı adam varsa bu sefer kulaklar girer kuyruğa
yıldız falına bakarım ne de olsa açık bir fal şahlana şahlana şahbaz olan adama kuş noktaca mı gözükür (boş ver sen onu!)yedi iklim beş kıta ALLAH söyler ver kulağını ezana


ALLAHU EKBER
ALLAHU EKBER
LA İLAHE İLLALLAHU
VALLAHU EKBER ,
ALLAHU EKBER
VE LİLLAHİL HAMD !


- kısır dünya işte başından karışık enlemleri boylamları bile birbirine girmiş Allah sizce bizi niçin buraya gönderdi ?
- bu karışıklığı çözecek olan şeytanın ücretsiz askerlerimiydik ya da tamamen karıştıracak hı ?
- aslında bunun bir bedeli vardı ücreti biz ödüyorduk ne mi ?
- yıkanmış ateşte yıkanmak ve gül denildiğinde ağlamak zaten kasa kulları adını almadık mı ? işte tam bize layık bir tamlama
- Bediüzzaman  boşuna dememiş ' Cennet ucuz değil Cehennemde lüzumsuz değil ' diye yalan mı ki ? kimimiz cennete yolcu olucağız kimimiz cehenneme
- herşeyin bir bedeli var ödersende ödemezsende bir sonuca mahkumsun seni kim kurtarıcak sanki?
- herkes kendi hayatının baş rolünü oynar sende senin hayatının baş rolünü oynamak zorundasın benim gibi


kimi nefsine kul olmuş gülün dikenini kalbine saplamış hakkı rahmetine kavuşmuş kimiside Allah'ın kulu olmuş halkın gözyaşına susamış hep bir hikaye anlatırmış
birgün özlü özler aramak için çıkmış yollara soluk almak için oturmuş bir ağacın kenarına uyumuş uyandığında sırtını mezar taşına yaslamış
kesmek için vakit geldi diyerek baş arayan bir adam görmüş cellatlığa iki kapı açmış yatıyor çırılçıplak ne hikmetse cereyandan hastalanmış
yardıma ihtiyacı var işine gelirse tepenin yanındaki yüksek dağı görür engerek zorunluydu hayatta en gerek tekbir sesleriydi ALLAH BİR RESULÜM HAK


nakarat :


kara duvaklı gelinin ayakkabısının altına ölümü kazımış birileri damadın ruhunda hava yağmur yüklü bulutlu
çiçek yiyen meleğin M harfi üzerine yemin etmişsiniz F harfi en bizim olanımız oldu durdu ölüm hayat boyutlu
sevdiğinin ölüsü altın hatıra kırığı , dirisi sevgilisine aşkın harita kırığı tamam artık ağaca çizdiği kalp tamam buldu
koşuyu kaybedenler sevgilinin gölgesinde yaşayanlardı ağaç kabuğundaki kalp portresi bir dişi ve bir erkeğe temsil oldu

;)

emel

#10
güsel olmuş PARARİST abi :D

emel

Güneş bir celsede boşar aşkını ,
Ve mavi siyahtan ayrılır.
Bir tebessüm boğulur bir damla gözyaşı içinde ,
Ve gemi limandan demir alır.
‘Bana ne’ diyip başımı yastığa koyamıyorum ,
Ne haldesin sorusuna cevab lazımdı ,
İyiyimin ardından gibi diyemiyordum ,
Kelimelerim cümle yolunun taşları...

emel

#12
Gerçeği örten sözleri gözler eleverir hemen ölüce bir bakışta
Cümlelik kelimeler virgülle el sıkıştılar‘oh’luk bir solumada
Kahpe kelamı harf esirleri körpe bedenlerde himaye altında
Güneş başını eğmiş belli batıyor Uyuyan Güzelce rüyalarda
gazi maziler cihan cihadı icadlarını sırtlar ellerim duaları
gecelerde gecelerim gelgit ilham perili masalları olayları
duaların bedi bad eşit kötü bedduaları boynuzlu belaları
bende bir telaş eğlenir cambaz şuuru kalemimin illallahı

Gördüklerim gözbebeğime sığmaz , kefene sığdırılamaz kalpler.
El izlerimi öldürdüklerim doyurmaz , fatihasız mezar mahalleler.
Aşkıma nasip olsam beni alamaz , bana giyotin bütün kalemler.
Sözcüklerin içini mana doldurmaz , gerçeği örten siyah kefenler.
Kelimelerim kalem olsun lyriclerim senet , yeminle sarfedilen yalanlar.
Aşkın Asına akın olsun 'R' dillere kenet , İbrahim'in aşkıyla yananlar.
Ağlamak haram olsun ben güllere yüklet , soğukla biçilen baharlar.
Kara aka gebe olsun şafağa aydınlığı yüklet , karanlıkta boğulanlar.

emel

#13
Adım
Son gülen iyi gülere gizli define
Dermanım
Sağır bir şair taht kurmuş kalbime
Bu kelime
Hangi cümleye yar olsun çöpçatanlığı
O bana ne desin bırak
Sen konuş aferine koşan tazı !
Pinokyonun mumu yasta
Aşklarınızsa kelebekleşmiş
Cümle kelamların yakasında
Ve üç nokta küfürleri yerle bir etmiş
Neme lazım diyip ,
başımı yastığa koyamadım
Öfkelerim kundakçılıklarına devam ediyor
Gidenlere vedada sıfır ayar fedalıklarım


orçin

walla elline diline sağlık süper olmuş imza diE kulanabilirmiğim:D

Predator

Musical Otopsi / Antakya

www.myspace.com/musicalotopsi

emel

#16
kısalttım ben bunları çok eskidiler salı günü yenileriyle karşınızda olucam çocukluk aklımla yazdığım şeyler şimdi kocaman abla oldum 14 yaşına girecem kasımda ;D

Predator

Musical Otopsi / Antakya

www.myspace.com/musicalotopsi

emel

ya  alpeeer ;D ekimin 31 i işte kasım sayılır ;D

Predator

Musical Otopsi / Antakya

www.myspace.com/musicalotopsi